Duygularımızı, hissettiklerimizi, yaşadıklarımızı diğer insanlara yansıtmaya bayılıyoruz. Jest, mimik, ses tonu ile rahatlıkla yapabildiğimiz tüm bunlar iş yazmaya geldiğinde elimizi kolumuzu kilitliyor. İşte tam da bu noktada emojiler giriyor hayatımıza. İfadelerimiz yetersiz kaldığında emojiler koşuyor yardıma. Hatta öyle bir konuşuyor ki 2015'te yılın kelimesi bir emoji seçiliyor Oxford Dictionaries tarafından. Gülmekten gözünden yaş gelen ifade. Benim de sık kullanılan emojiler listemin başında yer alıyor. Ne mutlu insanlarız değil mi? Ardından Domino's Pizza da 2015'te ilk emoji ile sipariş alan marka oldu.
Bu furyaya Aloft Otel de TIGI (Text it, get it) kampanyası ile emojilerle oda servisini başlattı. Menüye şuradan ulaşabilirsiniz: Aloft Hotel TIGI Menu.
iOS 9.1 güncellemesi ile klavyeye eklenen farklı ten rengindeki emojilerden sonra bile yine de eksik bir şeyler vardı ve bir kısmını Dove Kıvırcık saçlı emojiler ile tamamladı. Kıvırcık saçlara bakmak çok zordur. Kolay taranmaz, genellikle gür olurlar ve bakımları son derece zordur. Bu nedenle çoğu kıvırcık saçlı kadın saçlarının düz olmasını ister. Dove'un bu uygulamasına marka ve tüketici ilişkisi açısından bakıldığında güçlü bir CBR (tüketici marka ilişkisi) oluşturmuştur. Kıvırcık saçlılar için oldukça zorlu saç bakım süreci öncesinde, süpermarket ya da kozmetik mağaza rafında peşi sıra dizili duran onlarca "kıvırcık saçlara özel" ürün içerisinde tüketicilere gülümseyerek göz kırpar. Tüketiciler ise Dove emoji fotoğrafında göreceğiniz sol alt köşedeki emojiye dönüşebilirler!
Eksik bir şeyler vardı bir kısmını Dove tamamladı demiştim. Kalan kısmı ise MSN gibi bir dönemin ardında oluşan yokluk oluşturuyor. Hala bazı duyguları ifade edecek emojilere sahip değiliz. Örneğin gülerken ağlayan bir emoji var ama mutluluktan ağlayan yok. Aşağılayarak bakan bir emoji var ama kınama amaçlı türüren bir emoji hala yok. Bu ve türevlerini ilk yapan marka MSN kullanıcılarının sempatisini büyük ölçüde kazanacak. Hatta Lovemark bile olabilir!
Eksik bir şeyler vardı bir kısmını Dove tamamladı demiştim. Kalan kısmı ise MSN gibi bir dönemin ardında oluşan yokluk oluşturuyor. Hala bazı duyguları ifade edecek emojilere sahip değiliz. Örneğin gülerken ağlayan bir emoji var ama mutluluktan ağlayan yok. Aşağılayarak bakan bir emoji var ama kınama amaçlı türüren bir emoji hala yok. Bu ve türevlerini ilk yapan marka MSN kullanıcılarının sempatisini büyük ölçüde kazanacak. Hatta Lovemark bile olabilir!
Ve Pepsi. Dünya Emojiler Günü'nü (17 Haziran) PepsiMoji klavyesi ile kutladı. Mutluluk paylaşan, mutluluk dağıtan en büyük rakibinin birbirinden güzel reklam kampanyalarının yanında hatırı sayılır bir başarıya ulaştı bu kampanya ile. Mutluluğa insan olarak o kadar açız ki dört bir yandan tüm markalar mutluluğu onlarda bulacağımız algısını yaratmaya çalışıyor. Her biri "mutluluk" kavramının bir kıyısından köşesinden tutmaya çalışıyor.
Pepsi sadece klavye ile değil hem dijital hem de geleneksel kanallarda PepsiMoji'lerin reklamını yaptı. Şişe ve kutu kolalar üzerine emojili bir ambalaj giydirerek piyasaya sürdü ve insanların duygularına ortak oldu.
Emojiler milenyum (y kuşağı) kadar genç ve enerjik olması ile birlikte aslında evrensel. Dilini bilmediğiniz bir yabancı ile bile emoji vasıtasıyla iletişim kurmak mümkün. Kavram evrensel olmasına evrensel ama Pepsi'nin bu kampanyası o kadar da evrensel değil. Kanada ile başlayıp Amerika, Tayland ve Pakistan'a genişledi ama Türkiye'ye gelemedi. Daha çok yayılsaydı birçok ülkede daha başarıyı yakalayabilirdi. Kim Kardashian bile kendi emojilerini yaratmışken kendi emojilerini üreterek hedef kitlesi ile bağ kuracak diğer markayı merakla bekliyoruz. Özellikle markasını gençleştirmeye çalışanları. Büyük bir fırsat ve zaman daralıyor, trendler değişiyor.
Pepsi sadece klavye ile değil hem dijital hem de geleneksel kanallarda PepsiMoji'lerin reklamını yaptı. Şişe ve kutu kolalar üzerine emojili bir ambalaj giydirerek piyasaya sürdü ve insanların duygularına ortak oldu.
Emojiler milenyum (y kuşağı) kadar genç ve enerjik olması ile birlikte aslında evrensel. Dilini bilmediğiniz bir yabancı ile bile emoji vasıtasıyla iletişim kurmak mümkün. Kavram evrensel olmasına evrensel ama Pepsi'nin bu kampanyası o kadar da evrensel değil. Kanada ile başlayıp Amerika, Tayland ve Pakistan'a genişledi ama Türkiye'ye gelemedi. Daha çok yayılsaydı birçok ülkede daha başarıyı yakalayabilirdi. Kim Kardashian bile kendi emojilerini yaratmışken kendi emojilerini üreterek hedef kitlesi ile bağ kuracak diğer markayı merakla bekliyoruz. Özellikle markasını gençleştirmeye çalışanları. Büyük bir fırsat ve zaman daralıyor, trendler değişiyor.
Pazarlama aşkına.
